İnfoGrafik: Karsinojen

Bu metni ve posteri, Tabark Alattar, Salma Naciri ve Noruhakkuege Kayaoğlu hazırlamış, Melis Özaslan ve Buse Gürkan Türkçeye çevirmiştir.

Karsinojen nedir?

Karsinojen (halk dilindeki söylenişiyle kanserojen), kansere neden olan bir madde, organizma veya kimyasal ajandır. Ultraviyole ışınları, virüsler vb. faktörlerden dolayı, doğal olarak meydana gelebilir. Ancak insanlar da çevreye zarar veren çeşitli faaliyetler yoluyla buna neden olabilir. Bazı karsinojen örnekleri nikel, kadmiyum, radon, vinil klorür, benzidin ve benzendir. 

İklim değişikliği karsinojeni nasıl etkiler?

Öncelikle, iklim değişikliği karsinojenlerin yeryüzündeki durumunu doğrudan etkiler. Örneğin, endüstriyel kirlilik akciğer kanseri ve meme kanserine neden olur. Ayrıca, sanayi şirketlerinin karbon emisyonları tarımı olumsuz etkilemekte, bu da karsinojenlerin pestisitler ve genetiği değiştirilmiş gıdalar yoluyla gıda zincirine girmesi nedeniyle yetersiz beslenmeye neden olmaktadır. Bununla birlikte, Ozon tabakasının incelmesine bağlı olarak artan UV ışınlarına maruz kalmak, melanom gibi birçok cilt kanserine yol açar. Aynı zamanda, orman yangınlarının dumanı ve döküntüleri, karsinojenleri artıran poli-aromatik hidrokarbonlar, benzen ve formaldehit gibi kirleticileri salar ve bunları söndürmek için kullanılan yangın söndürme köpüğü bile kendi içinde karsinojendir. Ayrıca fosil yakıtların yanması, iklim değişikliğini ve yüksek sıcaklıkları tetikleyerek, inert kimyasalları aktive ederek, karsinojen maddelere dönüştürerek, ortamdaki zehirli kimyasal miktarını artırır. İkinci olarak, iklim değişikliğinin karsinojenler üzerinde daha dolaylı bir etkisi vardır; bu temiz hava, su ve gıdaya erişime zarar veren felaketleri içerir; bu nedenle, karsinojenlerin neden olduğu hastalıklar da dahil olmak üzere, insanların hastalıklara karşı bağışıklığını azaltır. Ayrıca çevresel felaketler, kanser hastalarının hastanelere ulaşmasını engelleyen altyapıyı da yok etmektedir. Bu aynı zamanda, kanser olabileceğinden şüphelenen kişileri teşhis almaktan da caydırır, tıpkı koronavirüs salgını sırasında, olası kanser hastalarının virüse yakalanmamak için sağlık kuruluşlarına gitmekten kaçındığı zaman olduğu gibi. Başta radyasyon tedavisi olmak üzere kanser tedavisi için kullanılan ekipmanların bile, iklim değişikliği ve karsinojen kısır döngüsünü başlatan sera gazı emisyonlarına katkıda bulunduğu unutulmamalıdır.

Savaş ve karsinojenler

6 ve 9 Ağustos 1945’te Hiroşima ve Nagazaki’ye atılan atom bombaları hem çok güçlüydü hem de kansere sebep olan bir madde yayıyordu. Bu bombalardan yayılan yoğun radyasyona maruz kalan insanların DNA’ları zarar görmüş ve aynı zamanda da bu yayılan radyasyon kanser hastalığına sebep olmuştu. Bu radyasyona maruz kalan insanların kansere yakalanma riski sıradan insanlara göre %50 daha fazlaydı.

Karsinojeni ne tetikler?

Birçok şey tetikleyebilir. Genetik ve çevresel faktörlerin yanında, bireysel vücut yapıları da sayılabilir. Hastalıkları tedavi etmek ve teşhis etmek için bir bireyin bedensel uyumunu belirlemeye yönelik eski bir Çin teşhis yaklaşımı bireysel vücut yapıları üzerinde özellikle durmaktadır. Bu yaklaşıma göre vücut yapısı nötrdür, ancak ki, yin ve yang gibi birçok yapı vardır. Ayrıca Risk faktörleri, karsinojenlerin (yaşam tarzı, kariyer, aile öyküsü, genetik bozukluk, tekrarlayan maruziyet, çevresel unsurlar, kemoterapi ve radyasyon) gelişme olasılığının artmasına katkıda bulunur ve bilinen risk faktörlerinin çoğu çevremizde olabilir. Güneş, tütün, suni gübreler, makyaj ürünlerinde çok kullanılan bir madde olan talk, is ve kömür atıkları, UV ışınları, alkol, alüminyum, deodorant ve parfümlerde kullanılan benzen gibi yanıcı maddelerin çoğu uzun süreli kullanımlarda karsinojendir. Ayrıca karsinojenler plastik ve şampuanlarda, motor egzozunda, menopoz tedavisinde kullanılan ilaçların bazılarında, afyonda, boyada, işlenmiş ette, kahverengi gıdada ve tabii ki çevresel kirlilik sonucu açığa çıkan ajanlarda bulunur.

Tuhaf Bir Bilgi (!)

Marie Curie, fizik ve kimya olmak üzere iki farklı alanda iki kez Nobel ödülü kazanan ilk kadındır. Curie, Polonyum ve Radyum’u keşfetmesiyle tanınan Polonyalı bir bilim insanıdır. Aplastik anemisine neden olan bu kimyasallara aşırı maruz kalması nedeniyle hayatını kaybetmiştir ve vücudu 150 yıldan fazla süredir radyasyon yaymaktadır. Bu da bilim insanlarının halkın herhangi bir karsinojen radyasyona bulaşmasını önlemek için tabutunu kurşunla mühürlemesine sebep olmuştur. Curie’nin sadece vücudu değil, ömrü boyunca tuttuğu bilimsel notları ve kayıtları da kurşunla kaplanmış ve Fransa’da bir müzeye yerleştirilmiştir.

Tabark Alattar
+ posts
Salma Naciri
+ posts
Noruhakkuege Kayaoğlu
+ posts
Melis Özaslan
+ posts
Buse Gürkan
+ posts